26 Ağustos 2012 Pazar

Hello there


Uzuuuuuuuuuuuun bir aradan sonra yeniden buradayım Lyuie!
Seni çok özledim.
Yazmayı, paylaşmayı.
Özlediğim başka şeyler de var da geç şimdi.

Mutlu muyum?
-Eveet herkes kadar.

Herkes mutlu mu peki?
-Bilmem?

Hayatımda neler mi değişti?
-İşte onları yazmayacağım. Çünkü; daha çok bağlanıyorsun yazdığın şeye. Bir duyguyu kelimelere dökmek daha can alıcı oluyor düşünmekten, daha derine işliyor. Ki biz de bunu istemeyiz öyle değil mi? Mutluluğun formülü (geç onu bunu bebeği falan) anı yaşamak değil mi? Bak Avenged Sevenfold da demiş;
"Seize the day or die regretting the time you lost" diye.

Kısacası ya anı yaşa, ya da saplantılı bir hayat sürerek kendine işkence et.

Ayrıca günlük yazmayı da bıraktım biliyor musun?
Evet ben, en yakın arkadaşımı bıraktım.
Bana asla akıl vermeden -ki en sevmediğim şeydir- sabırla beni dinleyen -başka şansı da yok zavallının neyse- tek arkadaşımı, her gün elime alıp günü en ince ayrıntılarına kadar sayfalarca anlattığım sırdaşımı bıraktım.
Ve ben neden mi böyle oldum?
Bilmiyorum.
İnsanlar bırakır öyle değil mi?
Herkes bir şeyleri bırakır.
Bazen hayatında çok büyük yer tutan şeyleri, insanları..

Of çok sıkıcı konuşuyorsun diye uyarsana Lyuie!
Ama doğru, senin zaten beni dinlemekten başka şansın yok değil mi?

Bak ne diyeceğim:
Değiştim biliyor musun?
Yani karşımdaki kişi kim olursa olsun; ister dostum, ister arkadaşım, ister başka biri.. O kişinin hayatında "olsa da olur olmasa da" konumunda olmak istemiyorum. Değer verip hayatımın herhangi bir yerine oturttuğum kişinin de (ki herkese de yapmam bunu) beni hayatında aynı ölçüde istediğinden emin olmak istiyorum. Eğer istemiyorsa üzgünüm.. Eskiden pek takmazdım ama artık gayet umursuyorum ve o kişi bunu hissettirdiği anda uzaklaşmak istiyorum. Bu yüzden birçok 'arkadaş' kaybettim, ya da onlar kaybetti. Ama ne demişler; az olsun öz olsun. Hayatına aldığın kişilerin seni hakettiğinden emin olmak istemek kötü bir şey mi? Ki ben konuştuğum, bir şeyler paylaştığım insanlara gerçekten çok değer veririm. Biliyorum yanlış ama bazen kendime verdiğim değer kadar değer veririm karşıdakine.
Enayilikten değil ama.
Çok severim ben.
Aşırı derecede çok severim.
Belli etmem genelde ama gerçekten kendimden çok severim bazen.
Ve benim için çok sevdiğim birini hayatımdan çıkarmanın zorluğu pahabiçilmezdir.
Yine de dayanırım.
Dayandım da.
"Keşke" dememek için çok uğraşırım ama bir yerden sonra biter her şey. Bitmesi gerektiği yerde.

Öptüm Lyuie :*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder